D-He3 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
D-He3 etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

14 Ekim 2020 Çarşamba

Nötron üretmeyen D-He3 ve p-11B döngüleri

Polywell Fusor’a oldukça benzer. Bu modelde elektro mıknatıslar yoluyla elektronların yakalandığı bir manyetik alan ile negatif voltaj oluşturulur ve bu pozitif yüklü iyonları çeker. İyonlar negatif yüklü merkeze doğru hızlanırken kinetik enerjileri yükselir ve merkezde çarpıştıklarında füzyon reaksiyonları oluşabilir. Fikir babası olan Robert Bussard, füzyon araştırmalarının yanı sıra nükleer termal roketler ve kendi ismi verilen bussard ramjetleri üzerine araştırmalar yapmıştır. Bussard’ın kurduğuEnergy/matter Conversion Corporation (EMC2) şirketince yürütülen ve ABD silahlı kuvvetleri tarafından fonlanan araştırmalar, 2006’ya kadar gizli kaldıktan sonra günümüzde bilinir biçimde hala devam etmektedir. Birçok üniversite laboratuvarı da Polywell reaktörleri üzerinde çalışmaktadır. 
Tıpkı günümüz nükleer santralleri gibi, füzyon enerjisi de artan enerji ihtiyacının çevreye verdiği zararı, asit yağmurlarını ve sera etkisini azaltacaktır. Er ya da geç, füzyon tek başına bütün enerji ihtiyacını karşılayıp fosil yakıt kullanımını bitirecekse de, o zamana kadar uzun ve zorlu bir geçiş dönemine şahit olacak çocuklarımız ve torunlarımız. Sağlayacağı ucuz ve bol enerji şehirleri aydınlatmakla kalmayıp yüksek enerji gerektiren bilimsel araştırmaları da destekleyecek, uzayda ise yeterli optimizasyondan sonra enerji kaynağı ve itici olarak kullanılabilecektir. Teknoloji geliştikçe sırayla D-T ve D-D yakıt döngülerinin yerini nötron üretmeyen D-He3 ve p-11B döngülerine bırakıp daha gelişmiş teknolojiler üretilene kadar enerji üretimini tavan yaptıracaktır. Füzyonun Dünya’da bugünkü ve gelecekteki yerini incelediğimize göre şimdi de en yakın rokete atlayıp yörüngeye çıkalım. Yazı dizimizin bir sonraki bölümünde yörüngede bizi bekleyen füzyon roketli ve füzyon reaktörlü gemimizi inceleyeceğiz.

FÜZYON REAKSİYONLARI, He3 Döteryum (2H) – Helyum-3 (3He) Çevrimi

FÜZYON REAKSİYONLARI, D-He3 (Döteryum (2H) – Helyum-3 (3He)) Çevrimi
Reaksiyonda döteryum ve Dünya’da nadir bulunan helyum-3 izotopu birleşmektedir. Helyum-3’ün ne kadar nadir olduğunu anlatmak için, bu izotopu Ay yüzeyinden ve hatta Jüpiter’den toplanmasına dair fikirler olduğunu örneklememiz yeterli olur sanırız. 
Helyum-3 ayrıca Trityumun beta bozunması geçirmesi sonucu da oluşur. Daha önce de döteryum için yazdığımız gibi, uzayda hali hazırda asteroidlerde, kuyuklu yıldızlarda, gaz devlerinin halkalarında ve uydularında bolca bulunan buzdan döteryum elde edip, bu döteryumu nötron bombardımanına tutarak Trityum üretimi yapılabilir. Bu reaksiyonun bir diğer ve esas zorluğu ise reksiyonun en verimli noktaya ulaşması için 58 keV enerji girdisi gerekmektedir.

2H + 3He = 4He (3.6 MeV) + 1H [p+] (14.7 MeV)

Bu dönüşüm, D-T reaktörlerinde ikincil reaksiyon olarak gerçekleşebilir. Ancak sadece D-He3 reaksiyonu gerçekleştirecek bir reaktör, çoğunlukla Dünya dışından getirilecek stoklara dayanacağı için, en azından gezegenimizdeki kullanımı pek ekonomik olmayacaktır. Ancak Ay’da yeterli stok bulabilirsek, Ay üzerinde enerji üretimi ve teknolojimiz geliştikçe ve gaz devleri civarında enerji üretimi için vazgeçilmez olabilir. Tabi reaksiyonu başlatacak enerji ihtiyacı sorununun üstesinden gelebilirsek.  

D-He3 ayrıca yazımızın bir sonraki bölümünde bahsedeceğimiz füzyon roketleri için biçilmiş kaftan diye niteleyebileceğimiz bir reaksiyondur. Enerji ihtiyacının p-11B’ye göre düşük olması ve anötronik olması çok büyük avantajlardır.



Muz Kabukları Ayakkabıları parlaktır ve bakım yapar. – Toplum ve Bitkisel Tedavi

Muz Kabukları Ayakkabıları parlaktır ve bakım yapar. – Toplum ve Bitkisel Tedavi : Dolayısıyla muz kabukları ayakkabılarınız için harika bir...